16 Ekim 2012 Salı

O VİLLAYI SEHİT AİLESİNE BAĞIŞLA!...



O VİLLAYI ŞEHİT AİLESİNE BAĞIŞLA!...

Paşalimanı Adası’ndaki evini bebek katilinin ev hapsi için öneren BDP’li Ufuk Uras’a terör mağdurları böyle seslendi.
Adadaki evin çevresinde 8 dönümlük arazi var
BDP’li Ufuk Uras’ın, Adalet Bakanı Ergin’e bebek katili Öcalan’ın ev hapsine alınması için önerdiği Paşalimanı Adası’ndaki villasının çevresinde 8 dönümlük arazi bulunuyor.
Katiller bile aranmıyor
İSTANBUL Şehit Anaları Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Pakize Akbaba, hainlere verilen tavizlere öfkeli: Bizim evlatlarımız ülkesi için can verdi. Biz de ‘vatan sağ olsun’ dedik. Ancak hainlere taviz üstüne taviz verilirken evlatlarımızın katilleri bile aranmıyor. Benim çocuğuma 7 kurşunu kim sıktı?
İmralı keyfi de yetmedi
ŞEHİT oğlunun ‘Anne ben çok seviyorum, sen de bir yudum al’ dediği için 18 yıldır şalgam suyu içmediğini belirten Akbaba şöyle dedi: Bebek katili İmralı’da yıllardır keyif sürüyor. Bu da yetmiyor, eve çıkarmak istiyorlar. Asla kabul edilecek bir şey değil. Biz bugünleri görelim diye mi evlatlarımız şehit oldu. 
Ufuk Uras’a öfke dinmiyor
Teröristbaşı Öcalan’ın ‘ev hapsi’ne alınmasını isteyen BDP’li Ufuk Uras’a tepkiler çığ gibi büyüyor. Terör mağdurları Uras’ın, Paşalimanı adasındaki villasını binlerce kişinin katili Öcalan yerine şehit yakınlarına vermesini önerdi
Haber : Bilun ÇELİK
PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın ev hapsini çekmesi için Paşalimanı Adası’nda bulunan villasını bebek katiline tahsis edebileceğini söyleyen BDP milletvekili Ufuk Uras’a tepkiler gittikçe büyüyor. Uras’ın yaptığı teklifi nefretle karşılayan ve tepki gösterenler, “Villasını İmralı canisi yerine şehit yakınlarına versin” dedi. MHP’li Mehmet Serdaroğlu, “İktidarın açılım süreci sonucunda Cumhuriyet tarihi boyunca duymadığımız tartışmaları duyuyoruz. Bunların sonucunda BDP’lilerin çıkıp terörist başına ev hapsi istemeleri, bunun için üzerlerine düşeni yapmaları geldiğimiz noktanın özeti.” 
Hıyanet ile karşı karşıyayız
Toplumsal Düşünce Derneği Genel Başkanı Avukat Fethi Bolayır ise, “Türkiye’nin geldiği bu acı manzara bizim yüreğimizi yaralıyor. Ne acıdır ki insanlarımız bu gaflet uykusundan uyanmamış vaziyettedir. Ülkede bu kadar kan akıtmış bir insana ev hapsini önerirken Atatürkçüyüm, milliyetçiyim diyen, vatan bölünmesin diyen insanları hücre hapsine koyuyorsunuz. Bunu anlamak mümkün değildir” dedi.  Bolayır, şunları söyledi : “Ufuk Uras evini bağışlamak istiyorsa o kendi sorunudur ama hiç kimse binlerce şehit vermiş ailelere ev vermeye yanaşmıyor. Şehitlerimizin aileleri, çocukları ortada, perişan durumda. Bu bizim yüreğimizi yaralıyor. Güzel ülkemiz bu ülkenin ekmeği, suyu ile beslenen insanların hıyaneti ile karşı karşıya.” 
Çocuğuma 7 kurşunu kim sıktı?
Bebek katili terörist başı Öcalan için BDP’lilerin ’ev hapsi’önerisine İstanbul Şehit Anaları Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nden de büyük tepki geldi. Dernek Başkanı şehit annesi Pakize Akbaba, terörist başı’nın İmralı’da keyif sürdüğünü belirterek şöyle konuştu: “Önce şehitlerin katillerini gündeme getirin, üzerinde durun. Bunu asla kabul etmiyoruz. Biz bunları hak etmiyoruz. Böyle bir olay olamaz. Gaziler, şehitler için ne çıktı, hiç bir şey. Biz bir şey istemedik. Hiç olmazsa bırak yakalanan katil cezasını çeksin. Bizim çocuklarımızın katilleri nerede acaba, yakalananları da tek tek çıkarıyorsunuz. Benim çocuğuma 7 kurşunu kim sıktı?
BDP’li Ufuk Uras’ın teröristbaşı Öcalan’ın ev hapsi çekmesi için önerdiği villasının bulunduğu 8 dönümlük arazi, İmralı adası yakınlarındaki Marmara adasının güneyinde bulunan ve içinde beş köyün yer aldığı Paşalimanı adasında. 
Yaşananlar zulüm noktasına geldi
MHP Edirne Milletvekili Cemaleddin Uslu, ” Ülkenin temeline dinamit koyanlar el üstünde tutulmak istenince bu tablo ortaya çıkıyor “ dedi. Yaşananların Türk Milletine zulüm noktasına geldiğini belirten Uslu, şöyle konuştu: ”Bir taraftan bu ülkenin altına dinamit koyanların milleti boğan talepleri, bir taraftan da bu dinamiti engellemek isteyen şehitlerimizin durumu. Çok çelişkili.” 
Milletin geleceğini çaldı
MHP Eskişehir Milletvekili Beytullah Asil de, milletin şehidine ve gazisine her zaman sahip çıktığını, çıkmaya da devam edeceğini ifade ederek, sahip çıkmayanların ayıbının da kendisine ait olacağını kaydetti. Teröristbaşına ev hapsi konusunun tartışılmasının ciddiye alınmaması gerektiğini belirten Asil, “Bu millete büyük açılar çektirmiş bir teröristin ev hapsi konuşuluyorsa bu zaten başlı başına üzerinde düşünülmesi gereken bir konu. Milletin geleceğini çalmak isteyen birine bu imkanlar tanınamaz. Milletin geleceğini koruyanlar ise asla unutulamaz, sahipsiz kalmaz” dedi. Türk Dünyası İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Abdullah Bugsur da, “Bu gibi siyasetçilerden ancak tellal olur. Binlerce insanı öldürdüğü mahkeme kararıyla tescil edilmiş bir insanın ya bu insanları öldürdüğü kabul edilmiyor, ya Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin vermiş olduğu karara bir saygı yok, ya da kendi kafalarına göre kanunlar üretiyorlar. Burada bir akıl tutulması var” diye konuştu. 
İnsanlık değerlerini kaybetmiş 
İktidarın verdiği tavizler nedeniyle Türkiye’de terörist başı katilin belirlediği gündemi tartışmak zorunda kalındığını söyleyen Türk Büro - Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş da, “Ufuk Uras’ın bunları söylemesini fazla yadırgamıyoruz. İnsanlık değerlerini kaybetmiş, katile kapı açacak kadar küçülmüş bir zavallıdır. Bu zavallının şehit ailelerine kıymet vermesi zaten beklenemez” dedi. 
Bu ülke sahipsiz değildir
Adalet Bakanı ve Başbakan’ın da Uras kadar daha kötü yanlışların içerisinde olduğunu söyleyen Yokuş, “Şu anda İmralı canisinin önce idam cezasının kaldırıp özel bir yerde rahat etmesinin istenmesi, arkasından siyasete serbest bıraktırılması, yani bu ülkede 30 bin insanımızın ölümüne sebep olmuş bir katil başına bu kadar itibar verilmesi sadece şehit ailelerinin değil,  bütün Türkiye’nin yüreğini acıtmaktadır.  Bu ülke sahipsiz değildir” şeklinde konuştu.

İHANETTEN DAHA BETER…

Akıllıca bir planın parçası
SÖzde aydınların başlattığı ’özür’lü kampanyaya toplumun her kesiminden çığ gibi tepki büyüyor. Türk milletini, Ermeni’den özür dilemeye çağıranların milleti ‘tavır almaya’ zorladığını belirten akademisyenler ve ülkenin gerçek aydınları, kampanyanın ’akıllıca’düşünülmüş bir planın parçası olduğuna dikkat çekiyor: Bu girişim, Türk milletini tuzağa düşürme planının bir adımıdır.
İŞTE O METİN
Sanal ortamda başlatılan kampanyanın metninde şöyle deniyor: “1915’te Osmanlı Ermenileri’nin maruz kaldığı Büyük Felâket’e duyarsız kalınmasını, bunun inkâr edilmesini vicdanım kabul etmiyor. Bu adaletsizliği reddediyor, kendi payıma Ermeni kardeşlerimin duygu ve acılarını paylaşıyor, onlardan özür diliyorum.”
Şehitlerimizin kanı ve vebali altındalar
Toplumsal Düşünce Derneği Başkanı Avukat Fethi Bolayır kampanyayı, “Bir kitle kendi ülkesine ve milletine bu kadar hainlik yapamaz” sözleriyle eleştirdi. Özür dileme kampanyası başlatan ve buna destek veren kişilerin omuzlarında, Ermeniler tarafından şehit edilen Türk büyükelçilerinin, dışişleri mensuplarının ve onların ailelerinin kanları ve vebali olduğunu söyleyen Bolayır şunları söyledi:
Kendi ülkesini kalkıp başka bir ülkenin kamuoyuna şikayet eden bir zihniyete aydınlık demek mümkün müdür? Ermenilerin hakkını savunurken, Karabağ’da Azerbaycan vatandaşlarına yapılan zulümleri neden hiç konuşmuyorsunuz ey aydınlar? Bu ihanetin ta kendisidir. Karabağ’daki o zihniyet, geçmişte de Kars, Van, Ardahan’da kirli elleriyle kan döktü. Türkiye’nin yanlışlarını elbette açığa çıkaracağız, eleştireceğiz. Ama Ermenilerin hiyanetini getirip de Türk milletinin üzerine yıkmak ancak ihanet olarak tanımlanabilir. Bu ülke artık sahipsiz hale geldi. Her önüne çıkan Türkiye cumhuriyetine, laik ve üniter devlete saldırıya geçti.